Televizyon, reklamlar, moda dergileri, sosyal medya, video klipler… Gün içinde o kadar çok görüntüye maruz kalıyoruz ki. Bunlardan sıkılıp bir çıkış yolu ararken kendimizi burada canlı sohbet hattı için partner ararken bula biliyoruz. Velhasıl çocukluğumuzdan itibaren süregelen bu görüntü ve ses bombardımanı; nasıl giyineceğimizi, nasıl konuşacağımızı, neleri sevip nelerden nefret etmemiz gerektiğini, neleri yaparsak “havalı” olacağımızı, neyi yapmazsak “ezik” olacağımızı, neleri satın aldığımızda ve yediğimizde mutlu olacağımızı söyleyip duruyor. Tüm bu mesajlar dünyayı algılama şeklimiz üzerinde çok etkili. Dünyayı algılama şeklimiz ise, hayatımızı nasıl sürdüreceğimizi belirliyor. Etrafımızda olup bitenler, başımıza gelenler ne olursa olsun, zihnimizin içinde düşünen yalnızca biziz. Yaşantıları zihnimizin süzgecinden ve algı kapılarımızdan geçirme şeklimiz bize bağlı. Ancak algı kapılarımızın nelere sonuna kadar açık olduğunun, nelerin bu kapılardan kaçak girdiğinin farkında olmamız gerekiyor. Canlı sohbet hattı kullanıcısı olarak düşünün lütfen: Zihnimizin duvarlarını biz mi örüyoruz yoksa “onlar” mı? “Bizim büyük depresyonumuz hayatlarımızın ta kendisidir.” O halde öyle büyük savaşlara ve zulümlere bizzat maruz kalmamamıza rağmen bu tatminsizliğimiz, duyarsızlığımız ve tahammülsüzlüğümüz neden? Bize sunulan paketlerin içindeki hayatlara verdiğimiz anlamlar olabilir mi? Peki hayatlarımızı anlamlı değerler üzerinden yaşıyor muyuz? Acaba yaşamımız boyunca maruz kaldığımız mesajlardan hiç haberimiz olmasa, şu anda ne yapmayı istiyor olurduk? Yaşamımızı ne anlamlı kılardı? Dünya bizim varlığımızla daha da güzelleşiyor mu? Yoksa tersi mi oluyor? Yukarıdaki gerçekler karamsarlığa ve korkuya kapılıp hiçbir şey yapmamaya, bunlar yokmuş gibi davranmaya ya da bizden farklı düşüneni suçlamaya sebep değil. Çuvaldızı da, iğneyi de kendimize batırmak lazım önce. Bir şeyleri değiştirebilmek, en azından kendimizi ve sevdiklerimizi koruyabilmek için olan bitenin farkında olmamız, kendimize vakit ayırarak canlı sohbet hattında muhabbetler etmeliyiz. Unutmayin ki sohbet hattı kullanıcıları olarak zihnimizi ve bedenimizi mümkün olduğunca bu zararlı, olumsuz mesajlardan korumamız gerekiyor. Çünkü dünyada yalnızca biz yaşamıyoruz. Kelebek etkisinin dünyanın başka bir yerinde fırtına koparabildiği bir sistemde yaşıyoruz. Bu mesajlar sadece kendimize odaklanıp “yanlış” hissetmeye ve etrafta olan biteni anlamamaya neden oluyor.