Sohbet Hatları, Sohbet Hattı, Bayan Sohbet Hatları

Yazılarımızın bir çoğunda sözsüz iletişimin ne olduğundan ve insan ilişkilerimize nasıl katkı sağladığından sohbet hattı kurarken bize getirebileceği yarar ve zararlardan bahsetmiştik.Bu yüzden insanlar farklı zamanlarda ve farklı alanlarda iletişim kurmaya çalışırken bazen kendilerine en uygun ortamları ve davranışları seçmek isteyebilirler peki sözsüz iletişim bağlarımızı güçlendirebilmek adına ne yapamamız gerekir? Başkalarıyla etkileşime girdiğimizde, karşıdakine sürekli olarak sözsüz sinyaller göndeririz. Sözsüz davranışlarımızın tümü yaptığımız jestler, oturma şekli, ne kadar hızlı veya ne kadar sesli konuştuğumuz, ne kadar yakın olduğumuz, göz temasımızı ne kadar çok yaptığımız güçlü mesajlar gönderir.Karşınızdakiyle sohbet hattı yaratırken kendinize çizebileceğiniz yollar doğrultusunda söz kullanmadan da sadece beden dilinizi kullanarak karşınızdakiyle anlaşabilmenizde mümkündür.Sözsüz iletişimde yüz ifadeleri son derece etkilidir siz insanların sadece yüzlerine bakarak dahi onlarla sağlıklı bir iletişim kurabilirsiniz. İnsan yüzü son derece etkileyicidir, öyle ki tek bir şey söylemeden sayısız duyguyu ifade edebilir.Yani o an ne hissettiğimizi karşımızdaki insana kolaylıkla yansıtabilmemiz mümkün mertebe öneme sahiptir.İnsanlar sizinle sözleriyle anlaşmadan dahi en iyi şekillerde iletişim kurabilmek adına sadece bakışlarıyla bir bağ yaratabilme özlliğine sahiptirler.İnsanların, oturmalarından, yürümelerinden, ayağa kalkmalarından veya başlarını tutmalarından nasıl etkilendiğinizi düşünün. Sözsüz iletişimde beden dilinin en iyi halini anlatan cümle bu olsa gerek tamamen sizin farklı bakış açılarınıza göre insanlardan ilham alabilmeniz gerekebilir.Gelleim mimiklere bu mimiklerimzide birden fazla duyguyu bir arada hissettirebilmemizde mümkün olabilmektedir.Şu da bir gerçektir ki beden dili asla yalan söylemez siz kendi içinizde saklasanız dahi sizi ele verecektir.İnsanlarla sohbet hattı yaratırken sözsüz iletişim tekniklerinden de faydalanabilmenizi öneriyoruz.

Yaşadığınız çevreye bir bakın şimdiye kadar hep el alem ne der korkusuyla büyütülüp sürekli kendinizden bir şeyler kaybettiniz ve yapmak istediğiniz bir çok hayaliniz sırf başkaları yanlış düşünecek diye gerçekleştiremediniz.İnsanlar ne düşünecek diye hayallerinizi bir anda paramparça yapmayı bırakın artık.İnsanlar her zaman önünüzü kesmek için çaba harcamaktan vazgeçmeyeceklerdir. Sohbet Hatları – Kültürsüz ve bir o kadarda cahil insanların gölgesinde giderek yok olmaktan vazgeçin onlara size hiçbir zaman ileri gidebilmeniz adına bir artı sağlamayacaktır.Çevremde sırf başkaları ne düşünecek diye korkup birçok yaşam tarzından vazgeçenler var?Peki neden herşey bu kadar kolay mı?Yani birkaç tane boş insan ve birkaç dedikodu yüzünden tüm hayatınız zehir olsun mu istiyorsunuz ben her yazımda sürekli vurguluyorum kendinizi her konuda geliştirdiğiniz zamana inanın başkalarının sizin hakkınızda ne düşüneceğini artık takmayacaksınız ve duymayacaksınız kendinize kesinlikle haksızlık etmeyin siz en iyisini hatta daha da fazlasını yapabilirsiniz buna inanın ve bu inaçla haraket edin. Sohbet Hatları – Konuştuğum bir çok hastamla kurduğum iletişimde benim onların hakkında ne düşüneceklerim takmayacakları bir davranış biçimi sergiliyorum çünkü gerçekten çevrelerindeki pek çok şeyden o kadar bunalmış bir vaziyettelerki bizden bu konularda yardım istiyorlar böyle durumlarda olabildiğince sizi gerçek manada anlayabilecek insanlarla muhatap olmanız size bir artı sağlayacaktır.  Sohbet Hatları – Onların kültürsüz ve cahil olduğunu unutmayın aileniz siz bu konularda yaptırımlarda bulunmak isterse onları da saygılı bir şekilde uyarmaya çalışın.Her zaman söylediğim bir şey var sizin sizinle ilgili düşünceniz ne bırakın başka sesleri onlar size destek olacak insanlr değiller inanın sizin iyiliğinizi gerçekten isteyenler zaten bu yorumları yapmaz bu korkunuzu mutlaka aşın yoksa ileriki dönemlerde gerçekleştirmek istediğiniz bir çok hayaliniz böyle yok olup gidecek.

Beynimizin bizi ne derece yönettiğini hiç düşündünüz mü?Kalbimiz ve beynimiz arasında gizemli bir ilişki vardır.Yüzyılardır üzerinde araştırmalar da yapılmıştır.Peki beyin ile kalp arasında bir sohbet hattı yokmudur?İletişimleri nasıl sağlarlarki acaba?Gelin hep beraber bir inceleme yapalım yapılan bir çalışmayı yorumlayalım. Beynin pek çok bölgesinde ve sayısız aktivilerde bulunan hızlı nöron impulslarının yanıp, söndüklerini… Beynin pek çok bölgesindeki bu sayısız nöron aktivitelerini izlerken, insan beyninin işleyişinin nasıl tasarlandığını hiç merak ettin mi? Bu beynin kalple birlikte çalışarak, varlığındaki hakikate ulaşmanı sağlayabileceğini hiç düşündün mü? Kalbinin ve beynin madde boyutundaki yaşam süresince sağlıklı olmasını ve özündeki hakikate ulaşmanın vasıtaları olmasını ister misin?Cevap hiç şüpesizki açık ve nettir.Hangimiz beynimiz ve kalbimizi bir anda yönetebiliyoruz.Denge kurabiliyormuyuz sizcede ?Aralarında belirli bir ilişki var ama o ilişkiyi kavrayabilmek adına bir sohbet hattı oluşturup oluşturmadıklarını sorgulamak lazım.Bu bağlantı kimi zaman birlikte haraket edebilmelerini kimi zaman da ayrık davranmalarını sağlıyor.Ama şöyle bir gerçek var ki bir olaya ne kadar farklı bakarlarsa baksınlar her zman ortak bir noktada kesişiyorlar.Bu bağlantı her geçen daha da yakınlaşıp onları birlikte haraket etmeye teşvik etmeye başlıyor böylelikle bu ilişki faklı bir anlam kazanıyor.Okuduğum diğer bir bilgiye göre Son zamanlardaki veriler, anne karnındaki fetusta beyin oluşumundan önce ilk olarak kalbin attığını ve bundan dolayı kalbin insanın madde bedendeki ilk başlagıç noktası olduğunu belirtmektedir.Buda aslında aralarında bir sohbet hattı oluşacağını daha dünyaya gözümüzü açar açmaz oluşacağı sinyalini veriyor.İşte insanlık adına yaratılmış iki mucizenin ilişki ölçüsü.Bzaen beynimizle bazende kalbimizle düşünüyoruz ama oysaki ikisinin de geçtiği yollar hep aynı.

İlişki kendi başına bir iletişim ve paylaşım sistemidir. Her ilişkide sorun yaşanır. Sohbet hattı daima sizin için en güzel stres atmak için en iyi yoldur. Farklı cinsiyeti temsil eden, farklı büyüyen,birbirlerine güvenmemeyi 3 yaşından itibaren telkin edilen İki farklı insanın, aynı evde birbirleriyle temeldeki farklılıklara rağmen uyum sağlaması ve benzer noktalarda buluşması çok kolay olmadığı gibi çok zor da değildir. İsterseniz kolay, istemezseniz arapsaçı kadar zordur. İlişki ve evliliklerde sorun çözümü için ilk çıkmaz ve tanıdık nokta karşı koltuktur. Gelen çiftler genelde sorunu eşlerinde bulurlar. Kadınlar, erkeklerin ilgisizlik ve sorumsuzlukların yakınırken, erkekler kadınların çok konuşması, devamlı tartışma çıkarması ve olayları abartmasından yakınırlar. Erkeğe göre aslında evlilik veya ilişki çok iyi gidiyor, bir sorun yok sadece eşi büyütmektedir. Eşi büyütmezse ve yapılanları görürse sorun çözülür. Kadınlar ise, eşinin ilgili ve sorumlu olması halinde sorun bıçak keser gibi çözüleceğini ifade ederler. Oysa evliliğin düzelmesinin bir tarafın değişmesi ile asla sağlanamayacağı bilinmelidir.bu genel bir yanılgıdır. Çünkü eş, değişimi eşine bağlamaktadır. Diğer eş ise değişimi ona bağlamaktadır. Bu durumda sevgili sohbet hattı kullanıcıları önce kim değişmeli tartışması olmadan aynı anda harekete geçilmelidir. Evlilikte sorunu başlatanın sorumluluğu kadar bu sorunu devam ettiren de bir o kadar sorumludur. Yani başlatıcı ile sürdürücü arasında çok fark yoktur. Herkes kendi yaptığı ile sorumluluğunu karşılamalıdır. Sorunların ilk başına arkeolojisine inmeye gerek yoktur. Bu sevgili sohbet hattı kullanıcıları sadece havada bir tartışma çıkarır tartışmalar çözümsüz biter ve artık tartışmaktan kaçar hale geçirirsiniz. Bu durumda genelde, konuşamıyoruz yorumları gelir. Aslında sorun konuşamamaları değil, konuşmayı bilmemeleri ve yanlış yöntemlerle çözmeye çalışmalarıdır. O halde esas sorun evlilikte değil, çözüm yöntemlerini bilmemektir. Siz sorun çözme yöntemi bilmediğiniz sürece boşanıp farklı biriyle evlenmeniz ya da parter değiştirmeniz halinde aynı şeyleri yaşamaktan kaçamazsınız. Bazen çevremizde 4 veya 5.evliliğini yapan insanlar ile karşılaşırız. Bunun temel nedeni ise çözüm yöntemi eksikliğidir. Yani hayatınızda örneğin Ahmeti çıkarıp Mehmeti koymanız bir şeyi değiştirmeyecek, sadece aynı şeyleri yaşayıp aynı sonuçları yaşamaktır.

Her ne kadar zıt kutupların karşı konulamaz bir çekim gücü bulunsa da ilişkilerin yükselebilmesi için uyuma ihtiyaç var. Bu yüzden sevgili sohbet hattı kullanıcıları, bir ilişkiye başlamadan önce kendimize sormamız gereken asıl soru şu olmalı: O flört günlerinin tatlı romantizmi bitince bu insanla hayallerimiz birbirine uyacak mı? Gönül ilişkileri üzerine ahkam kesmeyi çok seven bir adam değilim keza benim de geçmişim başarılı veya mutlu ilişkilerle dolu değil, hatta öz eleştiri getirmek gerekirse aşk konusunda dünyanın sayılı başarısız adamlarından biri olduğumu rahatça söyleyebilirim. Elbette, sayısız ilişkiden hep aynı sonuçla, yani büyük hayal kırıklıkları ile çıkmış biri olarak, başarısızlıklarım ve hatalarım hakkında kendime göre çıkardığım dersler de var, ancak bunlar bana kalsın. Şimdi burada hayatımdan yola çıkarak öğütler verecek değilim. Fakat, dünyayı gözlemlemeyi ve gördüklerinden de ders çıkarmasını seven bir adam olarak uzun yıllardır farkında olduğum bir detay var. İlişkilerde mutluluğu veya mutsuzluğu belirleyen önemli bir çarpan bulunuyor ve ben de buna ‘hayal birliği‘ diyorum. Hayal birliğini hızlıca anlatmak gerekirse, bu kavram aşık bir çiftin yüreklerinin bir olması, gönül birliği kurmaları gibi, hayallerinin de bir olması gerektiğini vurgulamaya çalışıyor. Sevgili sohbet hattı kullanıcıları, başka bir biçimde anlatmak gerekirse, mutlu bir ilişkide çiftler ortak hayallere sahip olmalıdır. Ortak hayaller çiftlerin birlikteliğini daha da güçlendirir, ilişkinin ömrünü uzatır, ilişkinin zayıf noktalardan kırılmasını zorlaştırır. Oysa, modern ilişkilerde hayal birliğinin artık unutulmuş olduğunu fark ediyorum, bilmem bana katılır mısınız? Yaşlı çiftlerin onlarca yıla uzanan beraberliklerini örnek göstermek çok moda ve çok romantik bir davranış, biliyorum, ancak eskiden çiftlerin hayal birliği kurarak beraber olduklarını unutuyoruz. Kendi evini ve ailesini kurmak için bir araya gelen genç çiftlerin çocuklarını büyütmeye ve ailelerini ayakta tutmaya odaklandıkları eski ilişkileri günümüz ilişkileri ile karşılaştırmak bence büyük bir hata olur, zira artık ilişkilerde çoğunlukla hayal birliği bulunmuyor. Sevgili sohbet hattı kullanıcıları, bu da çok doğal çünkü artık dar, kısıtlı, konservatif bir dünyada, bütün gün radyoyu veya tek kanallı televizyonu seyrederek yaşamıyoruz. Artık hepimizin çok farklı hayalleri var.

İnsan bir komplekstir. Tüm ihtiyaçları belirli oranda giderilmediği sürece hayata devam edemez. Cinsellikte bunlardan biridir. Hatta cinsel hayatını ve ya fantezilerini renklendirmek için canlı sohbet hattını tercih edenlerin sayısı azımsanmayacak kadar çoktur. Sadece üreme ve cinsel fonksiyonları etkileyen bir hastalık olmaması durumu değil, cinselliği baskılayan ve sağlıklı yaşamayı engelleyen korku, utanç, suçluluk, günahkârlık gibi olumsuz duyguların ve yanlış inanışların da olmaması, sosyal ve kişisel etikle uyumlu olarak üreme ve cinsel davranışları kontrol edebilme ve bundan hoşnut olabilmeyi de içeren tam bir sağlık hali olarak tanımlanabilir. Zorlama ve şiddetin olmadığı keyifli, güvenli, olumlu ve saygılı bir yaklaşımı gerektirir. Cinsellik bir hak olup saygı ve hakkı koruma gerektirir. Duygusal, zihinsel ve sosyal dinamiklerden etkilenir. Yaşam süreci boyunca insan cinselliğini ve cinsel sağlığını pek çok faktör etkileyebilmektedir. Bedensel faktörler, kişinin vücudundaki değişikliklerle ilgilidir. Psikolojik faktörler ise değerlilik algısı, benlik algısı, vücut imajı, kendine güven, cinsellik bilgisi, cinsiyet rollerine ilişkin eğilimler ve cinsel eş tercihlerini içerir. Irk, etnik köken, sosyal statü, evlilik durumu, yaşam şekli, aile ve sosyal destek grupları, meslek ve eğitim düzeyi, yaş, aile planlaması bilinci ise cinsellik ve cinsel sağlığı etkileyebilecek sosyo-kültürel faktörler arasında sayıla bilir. Ayrıca, geçirilen hastalıklar, kullanılan ilaçlar, tıbbi ve cerrahi müdahaleler, aile yaşamında değişiklik, aile şiddeti gibi dış tehditler de bireyin cinsel sağlık düzeyini etkileyebilir. Kadın açısından bakıldığında, yapılan çalışmalar yukarıda sayılan faktörlerin dışında, gebelik, doğum ve menopoz gibi gelişimsel yaşam olaylarının kadın cinselliği ve cinsel sağlığını etkilediğini göstermektedir. Bütün bunlardan anlaşılacağı üzere cinsellik sevgili sohbet hattı kullanıcıları ve cinsel sağlık bireyin yaşam koşullarından etkilenmekte, diğer taraftan cinsel sağlıktaki bir değişim bireyin yaşamını ve genel sağlığını etkilemektedir Önemli olan sağlıklı ve kaliteli cinselliği bozan faktörlerin farkına varmak ve bunları temizleyerek daha nitelikli ve doyumlu bir ilişki yaşaya bilmektir. Çift bunu tek başına gerçekleştiremiyorsa en etkili ve sağlıklı yöntem alanında uzman bir cinsel terapistten yardım almak olacaktır. Sohbet hattından da cinsellik üzerinden dilediğinizce konuşa bilirsiniz.

Çok utangacım, sevdiğim kızla, holşandığım çocukla, işyerindeki arkadaşımla, market çalışanıyla iletişime geçemiyorum hatta sosyal hayatım yok oluyor kendimi çok yalnız hissediyorum gibi sözleri canlı sohbet hattında sarf etmeyen yoktur. Utangaçlık, etrafınızda insanlar bulunduğu zaman gergin ve beceriksiz hissetmektir. Kim olursak olalım zaman zaman hepimiz utangaçlık hissederiz. Mesela iş yerindeki ilk gününüzde, bir partiye katıldığınızda ve etrafınızdaki herkes yabancıyken ya da ilgilendiğiniz birinin yanındayken, hatta kalabalık dinleyici kitlesinin karşısında konuşurken hepimiz bu hissi duyarız. Utangaçlık hissiyle karşılaştığımızda, çoğumuz kendimizi korumak için belli davranışlar geliştiririz. Kimimiz yalnız başına durur. Bazılarımız içine kapanır. Bazı canlı sohbet hattı kullanıcıları ise bu durumdan tamamen kurtulmayı dener. Bu tutumları sürdürmek sizi güvende hissettirse de bunlar tam olarak olumlu davranışlar değildir. Mesela, sizi utandıran bir durumdan kaçabilirsiniz fakat bu davranışlarınız sadece kafanızda kurduğunuz bir güvenlikten öte bir şey değildir. Yabancılardan ve sosyal davetlerden kaçtığınız sürece günün sonunda yine aynı insan olarak kalırsınız. Yani ne kendinizi geliştirebilirsiniz ne de yeni sosyal bağlar kura bilirsiniz. Bu tür davranışlardan kaçmak yerine, neden utangaçlığınızı yenmeye uğraşmayasınız ki? Ben ne zaman utangaç hissetsem bu duyguyla yüzleşir, onu yönlendirir ve yerini arzularımla değiştiririm. Bunu ne zaman yapsam çok daha verimli sonuçlar aldığımın farkına vardım. Utangaçlığınızı tetikleyen durumlar neler? Aslında düşündüklerinizin tersine her zaman utangaç değilsinizdir. Mesela, en yakın arkadaşınızın yanındayken, çok daha dışa dönük ve kendiniz gibi davranmak konusunda rahatsınızdır. Utangaçlığınız yalnızca belli durumlarda baş gösterir. İşe, utangaçlığınıza neyin sebep olduğunun farkına varmakla başlayın. Geçmişte utangaç hissetmenize neden olan 5 durumu belirleyin. Mesela, bir yabancıyla yalnız kaldığınızda, bazı belli konular hakkında konuşurken ya da büyük bir kalabalığın içinde olduğunuz sizi utandıran durumlar gibi. Sonra bu durumları analiz edin. Bu durumlarda sizi utandıran şeyler neyle alakalı? Bilmelisiniz ki, utangaçlığın temelinde güvensizlik duygusu yatar. Kendinizi güvende hissetmemenize sebep olan şeyin ne olduğunu bulursanız bu konuda bir şeyler yapa bilirsiniz. Hatta canlı sohbet hattında pratik yaparak bunun altından kolayca kalkacağınıza emin ola bilirsiniz.